Umarım listende, senaristlik yolculuğuna dair bir kaç karar mutlaka vardır!
2025 yılında, yazarlık kariyerine dair aldığın tüm kararlarını uygulamana yardım etmek için, 4 ayrı program ile sana rehberlik etmeye hazırım. Ama şimdi, 2024 yılını kapatmadan hemen önce, kararların yaşam akışımızın arka planındaki çalışma disiplininden bahsederek, gelecekteki rehberliğimi bugünden başlatmak istiyorum.
Her ne kadar “Hayat sen planlar yaparken başına gelenlerdir.” sözü bizleri kaderciliğin konforlu kollarıyla sarmalasa da, “Fırtına her an kopabilir, dalgalar dümenini başka bir yöne zorlayabilir, sis görüşünü kapatabilir, ancak elinde bir pusula ve bir haritan varsa, bir de onu nasıl okuyacağını biliyorsan, ne yapar eder, her şartta hedeflediğin yönü yeniden bulabilirsin.” diyor ve kendimi sürekli listeler hazırlarken, hedefler koyarken, planlar yaparken buluyorum.
Ve artık şunu biliyorum;
Karar vermekle, niyet etmek aynı şey değil + Dilek tutmakla, çağırmak aynı şey değil + Bir şeyi amaç edinmekle, arzulamak aynı şey değil.
Çünkü uçmak başka, savrulmak başka, süzülmek başka.
Benim için artık karar vermek uçuşa hazırlanmak, kararı uygulamak uçmak, kararı uygularken kontrolü kaybetmek savrulmak, bir kararın uygulanması sonucu ortaya çıkan yeni gerçekliğe teslim olmaksa süzülmek ve bazen hesaba katamadıklarımızla yüzleşmek için savrulmak gerekli, ayrıca arada bir inip soluklanmak iyi gelebilir.
Bunlar 35 yaşında bir kadın olarak belki yaşamımın son 5 yılında keşfetmeye başladığım, son bir kaç yıldır ancak uygulamayı başarabildiğim düşünceler, çoğu çok taze, hala gündelik yaşamımda kendime hatırlatmam gerekiyor. Ama Yazabilirsin üzerinden 7 yıldır sana ilettiğim her bilgide olduğu gibi, öğreniyorum, uyguluyorum ve işe yaradığından emin olduğumda seninle paylaşıyorum. Sen öğrenip uygulamaya başladığında ben geliştirmekte yani hala öğrenmekte, üzerine koymakta oluyorum. Belki seneye seninle yeni yıl kararları listesine dair bir yeni prensip daha paylaşacağım ama şimdilik kesinlikle inandığım 3 prensip var;
İşte yeni yıl kararlarının üç önemli prensibi;
1- İçinden geçenin kalbine ne sebeple düştüğünü bilemezsin.
Listeni yapmaya başladığında kendini gerçekçi olmaya zorlama. İçinden geçenin kalbine ne sebeple düştüğünü bilemezsin. Teslim ol. Bir teslimiyetle listeni hazırlamaya başla ve içinden geçen tüm dilek, hedef ve kararları elinden geldiğince zihnini işin içine katmadan yazmaya başla. Burası senin kalbinden geçenin maliyetini hesaplayacağın yer değil. Yıl içinde neyin hesabıyla, ölçüsüyle, tartısıyla meşgul olacağını belirlediğin yer. Bu hesapların tamamını sonra yapacaksın. Bütün gereksinimleri ve bütün engelleri daha sonra düşünecek, onları aşmak, arzuna ulaşmak için ne yapman gerektiğini sonra planlayacaksın.
2- Spesifik ol.
Olabildiğince spesifik ol. Spesifik olamadıklarındaysa neden olamadığını bilmen gerekecek. Çok yüksek ihtimalle arzuladığın şeye dair bilgin yeterli değil, araştırma yapmaya, eğitimler almaya, bir bilgi ışığında önünü görmeye ihtiyacın var. Bu yüzden spesifik olamadıkların için “… ve bunu nasıl mümkün kılacağımı/nasıl yapacağımı araştıracağım/öğreneceğim.” gibi eklemelerle spesifik bir hale getirebilirsin.
Mesela ben eskiden her yeni listede:
“Bu yıl kitaplarımdan en az bir tanesini bitireceğim” derdim.
Ama; “Bir kitabı bitirmek ne demek?” dendiğinde spesifik bir cevap bulamıyordum. Son sayfayı yazıp, kapatmak mı bitirmekti? Bir yayın evine gidip kitabı sunmak mı bitirmekti? Yayınevi anlaşmalarını yapmak ve yayına hazırlamak mı bitirmekti? Basıldıktan sonra dağıtıma çıkması mı bitirmekti? Kitapevlerinin raflarında yerini alması mı bitirmekti? Bir okurun satın alması mı bitirmekti?
Kalbimden geçen “Bir kitap yazmış olmak.” arzusunun tatmini tam olarak hangi aşamada yaşanacaktı?
Bir imza gününde mi?
Belki de bu yıl ilk defa gerçek anlamda spesifik bir şekilde listemi hazırlayacağım.
Şu anda elimde 5 ayrı kitap projesi var.
1 Novella
1 Memoir
1 Şiir Kitabı
1 Roman
1 Eğitim Kitabı
Şimdi 2025 yılı için alacağım kararlarda daha spesifik olacak ve şöyle diyeceğim;
“Bu yıl, Yazabilirsin’in ilk kitabı olacak olan Tamamlayıcı Rehberlikle Senaryo kitabını yazmayı 3 asistan yardımı ile bitireceğim ve 2025 bitmeden Elma Yayınevi ile basım/dağıtım anlaşmamı İngilizce çeviri ve yurt dışı satışları da dahil yapacağım.”
Bu anlaşmadan sonra, bu kitaba dair ne gibi kararlar alacaksam, hepsi 2026 listemde yer alacaklar.
İşte benim daha önce yıllarca yaşadığım bu kafa karışıklığını yaşama ihtimalin çok yüksek.
Senarist olmaya mı karar verdin?
Senaryo yazmaya mı başlayacaksın?
Başladığın senaryonu bitirecek misin?
Bu kararları uygulamaya sokmak için kendine yatırım yapmaya mı karar verdin?
“Senarist olacağım.” başlı başına kararı çok kafa karıştırıcı bir karar
Sana göre senarist elinde en az bir tane bitmiş senaryosu olan kişi midir?
Yoksa senarist, senaryo yazmaya henüz başlamış bile olsa, şu anda yazmakta olduğu için çoktan senarist olmuş birisi midir?
Sence senaristlik senaryo metnini yazmaya başlayınca mı başlar, senaryoya uyarlanacak hikayenin yaratılış sürecinde mi?
Sence bir senaryo kağıt üzerinde mi biter, sete çıkıp uygulanmaya başlandığında mı yoksa ekrana/perdeye yansıdığında mı?
Sana göre senaristin, gösterime girmiş bir sinema ya da televizyon ürününün ardından, yaratıcı ekipte Yazar ya da Senarist kredisini alana kadar kendine senarist demesi doğru mudur?
Senaryo departmanının altında yer alan Özgün Hikaye Yazarı ya da Diyalog Yazarı, neden senarist değildir?
İşte tüm bu soruların yanıtını bilmeden, bu kararda spesifik olmak mümkün olmayacaktır. Ama bu demek değildir ki sen kararlar listene “Ben bu yıl senarist olacağım” diye yazamazsın. Yazabilirsin. Hemen ardından bu konuda olabildiğince spesifik olmana yardımcı olacak bilgiyi edinmeye başladığın sürece.
3- Kendine karşı şefkatli ol.
Listenin sonuna geldiğinde, yazdıklarına bir bak. “Kendine karşı ne kadar şefkatlisin?” Bunu çok net bir şekilde görebileceğin bir göstergeye sahip olacaksın. Şefkat, esneklikle mümkün, çünkü çok geniş bir alana ihtiyacı var. Daracık bir alanda, sıkışmışlık içinde şefkatli olamazsın. Şefkat serinlik, ferahlık, genişlik ister.
New York’a taşındıktan sonra evini paylaştığım ev arkadaşlarımdan biri, Kaylee adında 27 yaşında, tam bağımsız, çok yetenekli bir dövme sanatçısıydı, arkadaşımdı. Mutfak dolabının üzerine, “New Year’s Resolutions” başlığı ile listesini asmıştı. Ben bu listeyle karşılaştığımda Mayıs ayıydı yani liste yapılalı en az 5 ay olmuştu. Listenin üzerinde türlü güncellemeler vardı. Üzeri karalanan detaylar vardı, altı çizilenler vardı, üstü çizilip yan tarafında güncellemesi yapılan ifadeler vardı.
Bir tanesi şöyleydi;
“Buy fresh flowers to yourself every day!” / Her gün kendine taze çiçekler al.
Sonra bu every day/ her gün üzeri çizilmiş yanına başka renkte bir kalem ile every week/her hafta yazılmıştı. Sonra bu every week/her hafta ifadesinin de üzeri çizilmiş, every month/her ay yazılmıştı.
Kaylee kendine karşı şefkatli bir genç kadın. Ekonomik özgürlüğü olan, başarılı bir iş kadını ve sanatçı. Listesindeki pek çok şeyin arasında belki de en az maliyetli karardan iki ayrı güncelleme ile vazgeçmemenin yollarını aramış ve bulmuş. Harcamalarını önceliklendirirken öncelikleri değişmiş olabilir. Önemli olan şu; Neyin kendisi için daha önemli/öncelikli olduğunu zamanla anlamış, gerçekçi ölçme-tartmaların ardından kararlarını güncellemiş, esnetmiş, kendisini rahatlatmış.
Ben bugüne kadar hiçbir kararımı esnetmek ya da kendimi rahatlatmak adına kararlarımı güncellemedim. Bunu hep hayat benim yerime yaptı. Başıma gelenler beni öyle bir yere getirdi ki, ben mecburen, zorlanarak, sanki kendime ihanet ediyormuşum gibi hissederek, o baskının altında kendimi hasta ederek aldığım kararları güncellemek durumunda kaldım.
Kaylee’nin listesindeki o küçük değişiklik bana bu yıl çok önemli bir şey öğretti.
Senarist karar veren kişidir.
Hangi karakterin kahraman olacağına, kahramanın nasıl bir kişiliğinin olacağına, zayıflıklarına, gereksinimlerine, neyi arzulayacağına, hangi karakterle çıkar çatışmasına girip rekabete başlayacağına, nasıl bir kurtuluş planı ile ilerleyeceğine, kavgasını hangi tavırla, tutumla vereceğine, kendinde neyi keşfedeceğine ve hikayenin nihayetinde kahramanın bu hikayenin dünyasında nasıl bir yeni denge kuracağına, hikaye yazarı karar verir.
Senarist ise, tüm bu dramatik kurgu kararlarının ekrana hangi sırayla yansıyacağına, izleyicinin neyi ne zaman öğreneceğine, izleyici duygularının üzerinde nasıl bir tansiyon inşa edileceğine, kahraman, karakterler ve izleyici arasındaki bilgi hiyerarşisinin nasıl kurulacağına karar verir.
Ve sen, bir senarist olarak, ister özgün hikayeyi de yazarak aynı zamanda senaryonun yazarı ol, ister yalnızca bir başka yazar tarafından yazılmış hikayeyi senaryoya uyarlayan senarist ol, istersen bu denkleme sadece yazacağın diyaloglar ile dahil olan bir diyalog yazarı ol, fark etmeksizin, birbiri ardına kararlar alan ve bu kararları uygulayan/uygulatan bir yerde olacaksın.
Kendi hayatında kararlar almayan, bu kararları nasıl uygulayacağını bilmeyen, sonsuz ihtimaller evrenine uyumlu olmak adına kendine şefkatle yaklaşmayan, esneklik nedir bilmeyen biri, gerçekten iyi bir senarist olabilir mi?
Buna sen karar ver!
Eğer 2025 kararların arasında;
Senarist olmak,
Senaryonu bitirmek,
Senaryonu satmak,
Gibi kararlar varsa, yıl bitmeden bana ulaş ve rehberlik/danışmanlık programlarım hakkında bilgi iste!
Bire-Bir Rehberlik,
Senaryo Analizi,
Tamamlayıcı Rehberlikle Senaryo Eğitim Grupları
Sartış Stratejisi Danışmanlığı
Kategorilerinden biri altında benden rehberlik/danışmanlık alarak, bu kararı uygulamaya başla!
Beni bu kararına ortak et, 2025 yılını birlikte geçirelim, kararını gerçekleştirmen için sana yardım edeyim!
Ve unutma, kararlarını yıl içinde de güncelleyebilir, esnetip genişletebilirsin!
2025 yılı boyunca bu programların tamamının seni bekleyeceğini hep hatırla!
yazabilirsin@zeynepdilara.com e-posta adresine her türden talep için yazabilir, benimle görüşmelerini başlatabilirsin.
Portre Fotoğraf : Joseph Gerard Sabatino
Comments